Перевод: с турецкого на русский

с русского на турецкий

ateş almak

См. также в других словарях:

  • ateş almak — 1) yanmak, tutuşmak 2) ateşli silah patlamak 3) mec. coşmak Bir sözden, bir asker geçişinden, bir düşünceden yüreği parlar, gönlü ateş alır. M. Ş. Esendal 4) mec. telaşlanmak, heyecanlanmak 5) mec. öfkelenmek 6) mec. acele davranmak, acele etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüreğini ateş almak — aşırı üzülmek, fazla üzüntüden içi yanmak Gülbahar ın yüreğini ateş almış yanıyordu. Y. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ateş — is., Far. āteş 1) Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr Uygarlık ateşten doğmuştur. 2) Tutuşmuş olan cisim 3) Isıtmak, pişirmek için kullanılan yer veya araç Yemeği ateşten indirdim. 4) Patlayıcı silahların atılması Top… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ateş bacayı (veya saçağı) sarmak — bir olay, önüne geçilemez, tehlikeli bir durum almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tutaşmak — ateş eşyayi tutup parlatmak, ateş almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • İKTİBAS — Bir söz veya yazıyı olduğu gibi veya kısaltarak almak. Birisinden ilmen istifade etmek. İstifade suretiyle almak, alınmak. * Söz arasında Kur an ı Kerimden veya Hadis i Şeriftden veya başka makbul eserlerden bir cümlenin kâmilen veya kısmen az… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • yürek — is., ği, anat. 1) Kalp 2) Bir kimsenin ruhsal yönü, gönül Fazıla Hanım ın elleri terliyor, yüreği sarsılıyordu. S. F. Abasıyanık 3) Kupa (I) 4) mec. Herhangi bir şeyden çekinmeme, korkmama, yüreklilik, korkusuzluk, cesaret Bu iş yürek ister. 5)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tutuşmak — e 1) Birbirini tutmak, birbirine ilişip dokunmak 2) Bir işe başlamak, girişmek İki ordu bir harbe daha tutuştular. F. R. Atay 3) nsz Yanmaya başlamak, ateş almak Bu fenerleri birbirine bağlayan çiçekli askılardaki küçük lambalar tutuştu. H. C.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • silah patlamak — 1) silah ateş almak 2) mec. savaş başlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaanmak — telehhüb etmek, alevlenmek, ateş almak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»